Milli Ekonomi Modeli
Prof. Dr. Haydar Baş

YENİ PARA DENKLEMİ

Milli Ekonomi Modeli'mizin paraya getirdiği tarif­lere yeniden göz attığımızda, paranın mübadele ve de­ğer saklama (tasarruf) özelliğinin dışında iki yeni fonk­siyonunun olduğunu görürüz.

1. Para, bir işlemcidir. Emeği ve tüketimi devreye koyan bir tahrik unsurudur.

2. Para, emeğin devreye konulması sonucu elde edilen değerin (mal ve hizmet) karşılığıdır.

Paranın Milli Ekonomi Modeli'ndeki tarifinden hareketle elde edilen "yeni para denklemine" göz atalım:




Yeni para denkleminden hareketle üretimle dolaşımdaki para arasındaki bağıntı:
 


Piyasada dolaşımdaki para miktarı PT olsun. PT miktarındaki paranın, oluşturduğu tüketimin parasal değeri Pt olsun (belli bir dt aralığı için)

Pp+dp (piyasadaki üretim) miktarındaki tüketimi yapabilecek para miktarı PE olsun.



bağıntılarından,



PS senyoraj geliri olarak basılacak para aşağı­daki gibi olur: Ps = PE-PT



Toplam tüketimin piyasadaki para miktarına eşit olduğu dt aralığı bulunur. Bu zamanda toplam üre­tim ile toplam tüketim arasındaki fark kadar emis­yon arttırılır. Bu miktar bir yıl için hesaplanırsa öncelikle 365/dt bulunur. Bu katsayı ile emisyon miktarı çarpılarak yıllık senyoraj geliri elde edilir:

Yeni Para Denklemi dikkatle incelendiğinde görüle­cektir ki:

1) Para ile GSMH arasında doğrudan bir ilişki vardır. Çeşitli iktisadi görüşlerin iddia ettiği gibi "para basma, enflasyon olur" iddiasının hiçbir temeli yoktur.

Sorulması gereken kritik soru şu; "Enflasyona veya deflasyona sebep olmayan para miktarı ne kadar olmalıdır?" Yeni Para Denklemi bize piya­sada dolanımdaki para miktarının ne kadar olması gerektiğini gösterir.
 
2) Her arz kendinden daha az bir talep oluşturur.

3) Büyüyen ekonomilerde, formülize edilen oran­larda arz fazlasına mukabil emisyon genişletilmelidir. Aksi taktirde deflasyon kaçınılmaz bir süreçtir.

Devreye konacak emisyon dar gelirli kesime sosyal hizmet kapsamında aktarılarak ihtiyaç duyulan eksik talep tamamlanmalıdır.
 
4) iki yeni kavramı daha tarif edersek;
  • Paranın birim zamanda oluşturduğu üretim mik­tarına 'paranın üretim hızı' denir.
  • Paranın birim zamanda gerçekleştirdiği tüketim miktarına 'paranın tüketim hızı' denir.
  • Piyasada dolanımdaki paranın üretim ile tü­ketim hızının birbirine oranı 1 ise ekonomi den­gededir. Bu oran 1'den büyük ise üretim fazlası, 1'den küçük ise tüketim fazlası vardır. Denge bo­zulduğunda, emisyon hacmi değiştirilerek ekono­miye müdahale etmek gerekir.
5) Büyüyen ekonomilerde piyasa dengesini sağla­mak için formülde ifade edilen miktar kadar emisyo­nun genişlemesi zorunludur. Senyoraj olarak da ifade edilen bu uygulama mal ve hizmet üretimi karşılığı devlete verilmiş bir haktır. Aksi takdirde üretim artı­şından dolayı olması gereken miktarda para piyasada olamayacağı için, yeterli tüketim oluşmayacaktır.